MODERN ZAMAN HOKKABAZLARI (1)

Hayatın tamamı algı, hikâye veya yalan.

Algı, hikâye ve yalanlar içinde bir yaşam = insan

33 yaşında bir matematik öğretmeni olan William Nelson isimli bir adam gözünü karartır ve zengin olmaya karar verir. ABD de yaşadığı eyaletten başka bir eyalete taşınır. Yaklaşık beş dolar maliyeti olan bir cihaz tasarlar ve stres azaltıcı cihaz olarak satmak için ABD makamlarına (FDA) başvurur. İzin verilir. (1989)

Ancak izinden sonra cihazı stres azaltıcı cihaz olarak satmaz. “Kendisi bir cihaz geliştirdiğini, cihazın insanın hasta olan organlarındaki hücrelerin frekanslarını değiştirdiğini ve onları iyileştirdiğini, iddia eder. Tabi işin içine otizmi tedavi etmekte girer. Cihazı ilk başlarda 150-200 dolara satarken satış fiyatını patlayan taleplerin ardından 20.000 dolara kadar çıkartır.

Ortaya saçılan bilgiler şu şekildedir; NASA da çalışan Prof. William Nelson’un tasarladığı Nobel ödüllü mucize cihaz. Cihaz vücut hücrelerinin frekanslarını değiştirerek birçok derde devadır.

Ama işler pekte umulduğu gibi gitmez. Cihazla uygulama yapılan bir kişinin ölümü ile bu adam ABD’den Macaristan’a kaçmak zorunda kalır. İngiltere’de dahil olmak üzere başka ülkelerde de operasyonlar yapılır ve Bazı Avrupa Ülkelerine’de girişi yasaklanır. Prof. William Nelson cinsiyet ve kimlik değiştirir kendimi buldum der. Artık adı Dessire Duppont olur.

Ülkemizde de birçok cihaz satan firma cihazı alır ve pazarlamaya başlar. Yine ülkemizde yığınla klinik bu cihazı alır. Doktorlarımız internet sitelerini, broşürlerini hazırlar. Frekans ile insan tedavi edeceklerdir.

Neyi?

Hemen hemen her şeyi.

Yapılan reklam kısaca şu şekildedir; “sağlıklı hücre ve dokular kendilerine has bir frekans yayarak faaliyet gösterirler. Ancak bu frekans yayma işlemi hücre bazında başlayan bozulmalar ve dejenereler sonucu farklılık göstererek adeta bir problem olduğunun sinyallerini verir. Cihazımız terapi sırasında vücuda el, ayak ve baş bölgesinden bağlanan elektrotlar yardımı ile 10000’den fazla frekans göndererek vücuttan yayılan olumsuz frekansların tespitini yapar. Yapılan tespit grafiksel şema ile bilgisayar ekranına aktarılır ve tüm bu işlem yaklaşık olarak 4 dakika sürer. Elde edilen test sonucuna göre daha stresörler 300 çalışma arasından vücuda en uygun olanını seçerek dengeleme işlemini başlatabilir.

Cihaz vücuda sağlıklı frekansları göndererek hastalıklı organın yeniden gönderilen frekansta çalışmasına ve vücudun böylece kendi kendini yenileme ve tedavi etmesine yardımcı olur. Rehber niteliğindeki bu frekansların yaptığı işleme enerji dengelemesi denmektedir. Bu şekilde tamamen doğal bir yolla iyileşme sağlanır ve hiçbir yan etki görülmez.”

Arından ülkemizde de mahalle karışır. Konu o kadar büyür ki Nobel ödüllerini veren kurum açıklama yapar ve biz insanlara ödül veriyoruz cihazlara değil Böyle bir ödül vermedik biz der.

Yapılan araştırmalarda Nasa’da çalışan böyle bir adam olmadığı sonucuna ulaşılır.

Konunun bir kısmı hala yargıda. Siz insanları tedavi ediyorum diyemezsiniz diyen kişilerle biz öyle demedik diyen kişiler arasında süreç devam ediyor. Devam etmek doğru olmaz bu kısma çünkü yargı süreci devam ediyor.

Bu konu ileride ülkemizde hiç kimsenin aklından bile geçirmediği bir yere bağlanacak oysa. Neden mi?

Bir grup insanda burada tüm bunlar olurken kolay para kazanmayı kafasına koyar. NASA da çalışan Prof. William Nelson’un tasarladığı Bu cihazla otizmli çocukları kalibre ettiklerini söylerler. Siz bir kez gelin çocuğunuzu kalibre edelim sonra uyuduğu saatleri bize bildirin her zaman gelmeyin uzaktan kalibre ediyoruz derler! Aya giden astronotları da böyle kalibre ediyorlarmış! Kendilerine göre 450-500 seans yeterli olmaktaymış. Kitaplarında her evde olması gereken bir cihaz demişler.

Kim bunlar biliyor musunuz? Biliyorsunuz aslında.

Beslenme, diyet kitapları okuyor musunuz? Hani şu çok iddialı olanlardan.

Bazı insanların sosyal medyada falancanın diyeti diye önerdikleri! Aylık danışman olarak 4000 TL den başlayan ücretler.

Hani bizim bazı uzman ünvanlı doktorlarımızın, diyetisyenlerimizin sertifika almak için koşa koşa gittikleri iyi para ödedikleri, (ki en çok güldüğüm şeylerden biridir)

Tanıyorsunuz onları, gazetelerden, TV' lerden ….

İşte böyle bir dünyada yaşıyoruz.

İşte böyle hayatın tamamı kurgu ve yalan diyoruz ya sık sık hakikaten öyle.

Lütfen her duyduğunuza inanmayınız. Kitap insanın en iyi dostudur ama aynı zamanda en kötü düşmanı da olabilir.

Peki farklı bir konu olan Biyorezonans nedir? Bir cihazla insanın frekansını değiştirerek tedavi mümkün mü ?

Hayır !

Biorezonans bir tedavi yöntemi değildir.

Bu konuda çalışan bilinen bir kurumun sorduğumuz soru üzerine verdiği bilgiler şu şekildedir;

"Biorezonans terapi tekniği kullanılarak, danışanlarımızın merkezimiz dışında uyguladığı tedavilere destek olunması amaçlanmaktadır. Klasik tıbbi yöntemler, tıbbi tedaviler ya da tedavi önerileri gibi düşünülmemesi gerekir. Bu konuda çeşitli mecralarda bulunan bilgileri okuyan herkesin bunların tıbbi bilgiler olmadığını; bunun yanında biorezonans terapilerinin de bir tedavi olmadığını bilmesi önemlidir. Bahsedilen yöntemler "destekleyici terapiler" kapsamında algılanmalıdır. Biz Almanya menşeli ve T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından Tıbbi Cihaz onayı bulunan bir cihaz kullanıyoruz. Otizm konusunda danışanımız bulunmamaktadır"